+1 Sunar: Gezgin Salon Festivali 2024’e adım adım yaklaşırken heyecan dalgası, festivalde dinleyeceğimiz yeni isimlerin duyurulmasıyla katlanarak büyüyor. Travis ve Miles Kane festivale geri sayımı başlatıyor!
Festivalin ilk gününün muhteşem kapanışını, İskoç alternatif rock grubu Travis yapacak. Çok sayıda Platinum ve BRIT ödülü sahibi olan Travis, bugüne dek Glastonbury gibi festivallerin en büyük isimleri arasında yer aldı; Coachella, Fuji Rock ve daha nicelerinde olağanüstü setlerle izleyici karşısına geçti. Son dönemdeki performanslarında ise imza attıkları 10 albümden en sevilen şarkılar ve en büyük hitler yer alıyor. Aynı gün dansın fitilini Büyük Ev Ablukada, live set’leriyle Stavroz, Oceanvs Orientalis ve Bade ateşliyor. Büyük randevularımızdan biri de, Brit rock’ın karizmatik efsanesi Miles Kane ile.
Pazar günü hava karardıkça Ay’ı doğal bir disko topuna dönüştürecek isimler arasında Parcels ve La Femme’in yanında Hey Douglas (Live), ENGIN, Monsieur Minimal ve Elektro Hafız yerini alıyor. Gelin, İstanbul’un en sevilen güncel müzik festivalinde, küçük cennetimiz Bonus Parkorman’da, iki gün boyunca gündüzü geceye bağlayalım, yazın en sıcak aylarını iyi müzikle, doyasıya dansla ve +1’li sohbetlerle karşılayalım.
TuzBiber’den stand-up molaları
TuzBiber işbirliğiyle Bonus Parkorman’ın yenilenen amfisinde sizleri karşılayacak +1 Komedi Salonu’ndaki stand-up gösterileri her iki gün festivalin tuzu biberi oluyor. Cumartesi +1 Komedi Salonu’nda Deniz Göktaş, Caner Dağlı, Akın Aslan ve Doğu Can; pazar günü Caner Omur, Tuna Kalınsaz, Berk Karan ve Çağla Alkan konser aralarını stand-up gösterileriyle renklendiriyor.
29 HAZİRAN CUMARTESİ
İskoçya’dan sevgilerle geliyor: Travis
1990’larda Glasgow School of Art’ta kurulan Travis, vokal ve gitarda Fran Healy, gitarda Andy Dunlop, basta Dougie Payne ve davulda Neil Primrose’dan oluşuyor. Platinum sertifikalı The Man Who ve The Invisible Band gibi albümleri milyonlarca satan BRIT ödüllü Travis, “Gaslight” teklisiyle müjdeledikleri L.A. Times albümünün arefesinde İstanbullu izleyiciyle festivalde buluşuyor.
Yeni albümleriyle bir kez daha kabuk değiştiren Büyük Ev Ablukada
Büyük Ev Ablukada her yeni albümünde sözüyle müziğiyle sahne şovlarıyla kostümleriyle sıradışı dünyalar kurmaya bayılıyor, aşk şarkılarından bıkmış yerli dinleyiciye ilaç gibi gelen, zihin açan bir müzik yapıyor. Fırtınayt ile elektronik dünyanın kapılarını ardına kadar aralayan Büyük Ev Ablukada, geçen yıl çıkardıkları Defansif Dizayn ve beraberinde gelen yeni şovlarıyla sahne enerjilerini tazeliyor.
Minimal teknonun sahnede devleşen dörtlüsü Stavroz’dan live set
Stavroz, seyircinin ruh hâlini iyi okuyan, her zaman canlı çaldıkları setleriyle sahneye, mekâna, seyirciye özel, tekrarı olmayan deneyimler sunan bir dörtlü. Elektronikayı hem coşkulu bir dans müziği olarak ileri taşıyor hem de etnik ve akustik öğelerle, cazla benzerine az rastlanır doğallıkta bir alışveriş kuruyorlar. Coachella (ABD), Fusion Festival (DE), Pukkelpop (BE) gibi festivallerdeki yer gök inleten performanslarından biriyle şimdi İstanbul’dalar.
Brit rock’ın artık kendi başına yürüyen karizmatik sesi Miles Kane
Arctic Monkeys, Kaiser Chiefs, Franz Ferdinand, Kasabian gibi komşularıyla birlikte indie rock’ın tarihini yazan efsanevi vokal ve elektro gitar üstadından yerinizde duramayacağınız, nefes nefese izleyeceğiniz bir konser sizleri bekliyor. Miles Kane önce The Rascals ile tanındı, sonraki yıllar boyunca Barok popa altın çağını yaşattı. “Don’t Forget Who You Are” gibi indie rock marşlarıyla bizi nefessiz bıraktı. 2023’te One Man Band ile müziğine cemre düştü, hat safhada coşkulu gitarlara, yüksek oktavlı vokallere, soluksuz bir indie rock’a, yani başladığı noktaya döndü.
Tasasız, bas temelli ve özgür: Oceanvs Orientalis
İstanbullu Şafak Özkütle’nin projesi Oceanvs Orientalis, elektronik müziğin sınırsız imkânlarını kullanarak dünyanın bütün bir ses mirasını müziğinde eriten, tek kişilik dev bir kadro. Özellikle 2011’den bu yana İstanbul’un hasretle hatırladığımız partilerinin gizli kahramanı. 2017’de kurduğu “Kanto Records” ile her ay yeni bir yetenek keşfetmeyi de ihmal etmiyor.
Alternatif popta çıta Bade’yle yükseliyor
Bade New York ve İstanbul’da yaşıyor, beste yapıyor, şarkı söylüyor, prodüktörlüğüyle de biliniyor. Müzik kariyerinin ilk yıllarında olmasına rağmen sahne ışıkları onu çok sevdi. Berklee College of Music’te eğitim aldı, New York’ta çeşitli mekânlarda sahneye çıktı, Kenan Doğulu ile albüm çalışmalarına başladı, “Fragile”ı Doğulu Music’ten 2022 nisanında çıkardı. Yeni doğan bir yıldıza tanık olmak için festivaldeyiz.
30 HAZİRAN PAZAR
Elektronik dans müziğinin en “canlı” hâli: Parcels
Parcels bize yıllardır Berlin’den sesleniyor. Canlı performanslarıyla göz dolduran grup, geçtiğimiz yıl Los Angeles’taki Hollywood Bowl ve New York Central Park’taki SummerStage de dahil olmak üzere dünyanın dört bir yanında kapalı gişe çaldı, bu en geniş kapsamlı turları Daft Punk kıyaslamalarını da beraberinde getirdi. Daft Punk’ı izleme şansı artık kaçmış olabilir ama Parcels’ı tam baharındayken canlı görme fırsatı kaçmaz.
Fatale’i isminde gizli La Femme’in cazibesine kapılmaya hazır mısınız?
Geçtiğimiz yıl festivalde baş döndüren L’impératrice’den sonra Fransız saykedelyasının İstanbul’daki bayrağını devralan La Femme, Salon İKSV’de fırtına etkisi yaratmıştı. Şimdi La Femme, Parkorman’da binlerce müzikseveri baştan çıkarmak için yeniden İstanbul yollarına düşüyor. The Guardian’dan Michael Hann’a göre “saykedelya, surf rock, elektronika, krautrock ve daha fazlasını barındıran bir gardıroptan kıyafetler deniyor ve hepsinin içinde harika görünüyorlar.”
Hey! Douglas’tan festivale özel
VEYasin’in 60’larda ve 70’lerde Türkiye’yi etkisi altına alan saykedelik rock ve pop kültüründen ilhamla yarattığı Hey! Douglas, coğrafi ezgileri break beat, disco ve funk ile zenginleştirerek katmanlı bir müzik yapıyor. Hey! Douglas kıpır kıpır elektronik müziğini şimdi canlı orkestrasıyla birlikte festival sahnesine taşıyor.
ENGIN’in ritimleri içinize işleyecek
Mannheimlı ENGIN, Almanca, Türkçe ve İngilizce söylüyor, ilhamını 70’lerin Anadolu rock’unda, Barış Manço ve Cem Karaca gibi duayenlerin yaratıcı füzyonlarında, ama aynı zamanda Pink Floyd’dan Altın Gün ve The War On Drugs’a uzanan bir pop kültür aşkında buluyor. Üçlünün kendilerine has canlı performansları dinleyenleri adeta sarhoş ediyor.
“Desert in your Eyes” ile akıllara kazınan Monsieur Minimal
Festivalin komşudan konuğu Monsieur Minimal, Atinalı. 60 ve 70’lerden aldığı rüya kesitleri, vintage synth ve gitarlar ile şehvetli vokali, kendisine Yunanistan’ın güncel indie-pop öncüsü unvanını kazandırdı. Soul, funk, disko ve indie’den ustalıkla ödünç aldığı unsurlarla kariyerinin başat albümlerinden olacağı belli Seven’ı, festivalden hemen önce, 6 Haziran’da çıkarıyor.
Kambersiz düğün olmaz: Elektro Hafız
Sazımızı ve DJ set’imizi yanımıza alıyoruz, güneydoğunun bir sınır köyündeki kırk gün kırk gecelik bir düğüne doğru yola koyuluyoruz. Elektro Hafız, zıtlıklarla oynamayı, yeni kompozisyonlar yaratmayı seviyor. Düğün müziğini hipnotik bir boyuta taşıyor, mizahı da elden hiç bırakmıyor. Köln’de yaşıyor, Berlin, Paris, İstanbul, Kopenhag, Barselona ve Brüksel’i de sık sık turluyor.