Uluslararası sezgisel ileriye yönelik iyileşme yöntem yaratıcısı ve yazar Inna Segal, ilk defa 17-18 Mayıs'ta İstanbul Konak Otel'de Şifa üzerine seminer veriyor.
Inna Segal, vizyoner içgüdüsel iyileşme’nin yaratıcısı ve Vücudunuzun Gizli Dili ve Renkli Kartların Gizli Dili Kartlarının, ödüllü çok-satan yazarıdır. Inna tanınmış bir uluslararası şifacı, profesyonel konuşmacı, yazar ve televizyon sunucusudur. En son çığır açan kitabı, İyi Olma Halinin Gizli Yaşamı 2013 Eylül ayında yayımlanmıştır.
Inna Segal, eğer bazı insanların neden iyileşmediğini ve bunu nasıl yapabileceklerini inceleyeceksek, öncelikle insanların nasıl hasta olduklarını ve tedavi ve iyileştime arasındaki farkı anlamamız gerekir.Çoğu insan, stres altında olduğundan, kendilerini fazla zorladığından, duygularını bastırdığından, sağlıksız beslendiğinden, egzersiz yapmadığından ve hayat yorgunu haline geldiğinden dolayı hasta olur. Şifalanamamalarının sebebi, bedenlerine nasıl uyumlanabileceklerini, doğru sorular sormayı, olumsuz düşünce ve duyguları serbest bırakmayı, ve bedenlerinin onlara gerçekte ne demekte olduğunu, bilmiyor olmalarıdır.
SORU: Neden Sizin Seminerlerinizi tercih etmeliyim?
Benim verdiğim öğreti ile diğerlerinin arasındaki en büyük fark, benim başkalarının enerji alanlarını ve bedenlerinde olanları görmem. Bunun anlamı öğrettiklerim tam hedefini buluyor ve kişilerde işlediğini biliyorum, çünkü ne olduğunu görerek takip edebiliyorum.Sezgilerim çok güçlü ve insanların tüm hayatları boyunca taşıdıkları blokajları görüp serbest bırakmalarına yardımcı oluyorum.İyileşme ile ilgili, bedenlerin nasıl çalıştığı ile ilgili ve her bir bedende nelerin depolandığı ile ilgili muazzam derin bir idrakim var.İnsanlara, bedenleri ile nasıl bağlantı kuracakları konusunda ve kendi sezgisel yeteneklerini nasıl geliştirebilecekleri ile ilgili nasıl rehberlik edeceğimi biliyorum.Sorunun nedenini anlatabiliyorum ve bununla nasıl çalışılacağı ile ilgili bilgiyi de verebiliyorum.Seminerlerim çok pratik ve bittiğinde insanlar seminer sonrası neler yapabilecekleri ile ilgili araçlarla ayrılıyorlar.Çok az kişinin bildiği şekilde duygularla derin düzlemde çalışıyorum.Seminerleri basit, eğlenceli ve etkileyici şekilde derin oluşturuyorum . İyileşmenin bir çok unsurunu bir arada kullanıyorum, ki böylece muazzam sonuçlar elde ediliyor.İnsanlar seminerlerime kendilerini vererek yüzde yüz katılırlarsa hayatları tamamen değişiyor.İyileşmeyi hücresel, duygusal, atalardan gelen, ruhsal, geçmiş hayat, zihinsel vs. gibi farklı düzeylerde anlıyorum.İnsanların derin hususlarla yüzleşebilmeleri için güvenli bir alan yaratıyorum.Dünyanın dört bir yanını dolaştım ve kitaplarım 20 kadar dile çevirildi (Türkçe çeviri yapılma aşamasında) ..Yani müthiş bir deneyim yelpazem var ve insanların deneyimlediği çoğu meydan okuma ile nasıl çalışılacağını biliyorum.Büyük bir tutku ve derinlik ile çalışıyorum. Seminerlerim gerçekten büyük bir deneyim ve birçok eğitmenden farklı çalışıyorum.
Semptomlarınızın Anlamı
“ Sevgi, İlaç ve Mucizeler” kitabının çok-satan yazarı Dr. Bernie Siegel “Semptomlarınızın anlamlarını bularak şiyileştimeye doğru yönlendirilebilirsiniz” diye yazar. Ağrı ve acı kendimizi korumamız ve tanımlamamız için gereklidir. Hiç acı hissetmeseydik yaşamımız ve bedenimiz açısından bu bir felaket olurdu. Bazı insanlar sadece iyi olmadıklarında dikkat çeker, ilgi görürler, dolayısıyla buna yapışıp kalmaları için bir sebepleri vardır.
Jane, benim seminerlerimden birine geldi çünkü depresif bir haldeydi, arteriti vardır, baş ağrılarından muzdaripti, hiç enerjisi kalmamıştı ve takatini kesen sırt ağrıları vardı. Seminer sırasında semptomları serbest bırakıldı ve harika hissetti. Bu çok iyi görünse de benim kaygılarım vardı. şifa sürecinin genelde zaman aldığını ve insanın şifanın kalıcı olabilmesi için derin değişimler yapmasının gerekli olduğunu biliyordum. Jane o kadar uzun zamandır hastaydı ki, daha iyi olduğu andan itibaren bir “süper kadın” gibi davranmaya başladı. Hastayken yapamıyor olduğu her şeyi yaptı. İnsanlar onun iyi olduklarını gördüklerinde onun enerjisini ve zamanını talep etmeye başladılar. Jane’e yavaşlamasını ve ağırdan almasını söyledim defalarca. Ancak beni dinlemeyi reddetti. Altı ay içinde tamamen tükendi, kötü ve depresif hissetme haline geri döndü. Jane bana olan biten hakkında acı acı şikayet etmeye başladığına ona şunu açıkladım: iyi olmaya başladığında çok fazla sorumluluk ve talep yüklenmişti, zihni, bedeni ve ruhu bu iş yüküyle baş edememişti. Oysa ki hasta olduğunda bunların hiçbirini yapmak zorunda değildi ve ihtiyacı olan her türlü ilgi ve yardımı görüyordu. Dolayısıyla da iyi olamaya karşı duyduğu motivasyon oldukça düşüktü. Jane duyduklarından hoşlanmamış olsa da gerçeğin farkına vardı ve yavaşça şifalanmaya başladı.
İyileşme Tedavi’ye karşı, varlığımızın tüm ögelerini bir bütün haline odaklanırken, tedavi işaret ve semptomları ortadan kaldırmak etrafına merkezlenir. “İyileştirme Mitleri, İyileştirme Sihri” nin yazarı Dr. Donald Epstein “İyileştirme bir hastane yatağından zıplayarak kalkma, tekerlekli sandalyeden kalkıp yürüme gibi basit bir düşüncenin çok ötesine geçer; varlığımızın fiziksel, duygusal, zihinsel ve ruhsal ögelerinin uyum içinde hizalanmasını ve dünya ile nasıl ilişkilendiğimizi kapsamına alır. İnsanlar tedavi etmeye odaklandıklarında sıklıkla hastalık adı verilen bir bilinmeyen düşmanla ilaç ve ameliyat yoluyla savaşmayı kastederler. Tıp Doktoru Patrick Quanten “ Hastalıklar bir dışsal saldırgan tarafından yapılan kötücül ataklar değil, içsel dengesizliklerdir. Laboratuvar deneylerinin de ortaya koyduğu üzere, dokularda görülen mikroplar, dokunun kendi içinde oluşur. Bu bir içsel olaydır, dolayısıyla da öyle ele alınmalıdır. Gerekli olan düşünsel bir dönüşümdür. İçsel problemler için dışsal faktörleri suçlamaya bir son vermeliyiz. Yaşamın özü olarak parçalarını değil bütünü ele almamız gerekir.” der.
İyileşme Fırsatı
İyileşme bize hayatımızın sorumluluğunu alma, iyiliğimizin önünü tıkayan zorluklarımızı anlama ve farkında olmadığımız yönlerimizin uyanması fırsatını verir. Bizi şoför koltuğuna oturtur ve kendi kendimizi keşfetme olanak tanır.Bir şifa yaklaşımı içindeyken, bedenimizi, doğru yönlendirildiğinde yenileme gücüne sahip, zeki bir güç olarak görmeye teşvik ediliriz. Bedenimize bağlanmamız ve onu dinlememiz, sorular sormamız ve konuyla ilgili bilgeliğin su yüzüne çıkmasına izin vermemiz önerilir. Bu, geçici olarak rahat-sızlığımızla bloke edilmiş olan bir güven ögesi ve gerçek doğamızın ortaya çıkışıdır.Şifa sadece iyi olma halini etkilemez, ilişkilerimizi canlandırır, kişiniz amacını bulmasına yardımcı olur, finansal durumunu geliştirir, ruhsal farkındalığı genişletir, huzur, tamamlanma getirir ve kendine güveni arttırır.
Davranışlarınızı değiştirin
Birçok insan için iyileşme arayışı bir tedavi bulunamadığında başlar. Bu da doktorların ellerinde büyülü değnekleri olan sihirbazlar olmadığı gerçeğini getiriyor. Çabuk çözümler peşinde olan bir toplumlarda yaşadığımız için, ağrıyı ortadan kaldırmaya veya rahatsızlığı daha fazla bir çaba gerekmeden ortadan kaldırmaya yarayacak şekilde bir hap almak çok çekici geliyor. Burada genelde sorun olan, işlemeyen şeyin nedenine inmektense, çabuk çözüm gülen ilaçlarla var olan durumun üstü örtülmekte, aynı zamanda da olumsuz yan etkiler yaratılıyor olmasıdır.Dr. Quanten şöyle açıklar, “… ilaçlar durumu değiştirmez. Onlar sadece durumu algılayışımızı değiştirir, örneğin ağrıyı hissetmiyorum. Durumu etkin olarak değiştirebilmek için kişi, bir şeyleri yapmakta olduğu yollarda hemen şimdi... değişiklikler yapmalıdır, çünkü zarar veren durumu yaratan öncelikle bu davranış kalıplarıdır.”
Fevkalade Sağlığın 5 Sırrı
Pr