Babası amansız hastalığa yakalanınca Mely Kıyak’a hastanede birkaç aile hikayesinden başka bırakacak mirası olmadığını itiraf ediyor. Mely Kıyak bu teklifi kabul ediyor ve kendisini dinliyor.
Kemoterapi görürken hasta yatağında her fırsattan yararlanan Bay Kıyak peygamberin ısıtmayan sobasını, sadece sivrisinekleri vurup sakat etmekle kalmayan kardeşi Korkunc İsmo'yu ve Almanya’ya taşınmış olsa da her şeyin yerinden oynamış şekilde kaldığını hatırlıyor.
Bay Kıyak "hayatının bir saniyesinde bile mutlu olmadığını" söylüyor. "Saçmalık" diyor kızı. "Sen mutluydun, sadece unuttun. Anlatmaya başla". "Bay Kıyak, şimdi yaşamın güzel kısmı başlıyor diye düşündü", neredeyse bir roman sayılabilir. Çünkü hikayelerin yarısı çıkartıldığında ancak gerçeğe varılabiliyor.
Şunlar ise gerçek: İnsan çiçekleri suluyor, alışverişe gidiyor, örtüleri silkeliyor ve ölüyor. Bay Kıyak yaşam mücadelesi verirken ve anlatırken, Mely Kıyak kitabında tekrar tekrar şunu soruyor: Geriye ne kalıyor?
Sitemizde yer alan Mekan sahipleri ,etkinlik düzenleyenler, Kare (QR) kodunuzu oluşturun, bilgilerinizi mobil kullanıcılarla kolayca paylaşın. Oluşturduğunuz kare (QR) kodu yazıcınızdan basarak hemen kullanabilirsiniz.