SÖYLEŞİ:
Sanatla Oyun

Konuşmacı: Asuman Kırlangıç
Yer: Sermet Çifter Salonu, saat 18.30

İnsanın en temel doğasıdır oyun oynamak, bebeklikten başlar ve hiç bir zaman da bırakmaz insan oyun oynamayı. Çünkü aslında yaşamın kendisidir oyun. Yaptığımız işlerde biz büyüklerin oyunudur. İster tek kişilik olsun ister toplulukla oynansın, her oyunun belli bir amacı ve bunun sonucu olarak bir gerilimi vardır ve aslında oyunu dayanılmaz derece de cazip yapanda bu gerilimdir. Sanatta bu gerilimden ve heyecandan uzak değildir, çünkü o da bir oyundur. Hollandalı tarihçi, Johan Huizinga`ya göre “oyun kültürden öncedir.” Pek çok inanışın aksine, Huizinga`ya göre oyun çeşitli kültürlerden çıkarak gelişmez, oyun kültürün doğuşundaki başlıca etkendir. Sadece insanın değil tüm canlıların en temel doğasında vardır, oyun. İçgüdüsel olmasının dışında yaşamsal bir ihtiyaçtır. Oyunu çocuklarla sınırlamak da hatalı olur, çünkü büyükler de oynar, büyüklerin oyunları iştir ve yaşamdır. Oynarken yaratıcılık sonuna kadar özgürdür, tıpkı sanat yapıtının üretiminin özgür olması gibi. Sanat da bir çeşit oyundur, hem coçuklara hem de büyüklere ait olan bir oyun. Oyun aynı zamanda doğrudan büyü ve sanat ile ilşkilendirilen bir kavram. Oyunun iyileştirici ve sağaltıcı bir özelliği de vardır.