Altı yıllık bir aradan sonra beşinci kişisel sergisini gerçekleştiren Hakan Cingöz, eserlerinde kimlik, aidiyet ve toplum arasındaki bağları inceleyen bir gözlemci olarak karşımıza çıkıyor. “Gökyüzü Hala Mavi, Sana Rağmen” başlıklı sergisinde, bireysel varoluş mücadelesini ve bu mücadelenin toplumdaki dönüşüm ve değişimlerle olan ilişkisini ele alıyor.
Cingöz, eserlerinde sonsuzluk ve derinlik kavramları arasında bir çatışma yaratarak, izleyiciyi bu ikiliğin ortasında konumlandırıyor. Ona göre gökyüzünün sunduğu sonsuzluk hissi bir illüzyondan ibaret; bu, tıpkı karanlıkta kaybolduğunda hissedilen çaresizliğin sınırları gibi yanıltıcı. Bu çelişkili duyguları tuvale yansıtarak, bireyin ve toplumun içinde bulunduğu zorlukları ve bu zorluklar karşısındaki dirençlerini sorguluyor.
2013 yılından beri Türkiye’de yaşanan politik ve toplumsal olayların kolektif hafıza üzerindeki etkilerini irdeleyen Cingöz, aynı zamanda bugünün gündemine ışık tutmayı amaçlıyor. Sanatçının işlerinde, unutma refleksinin bir hayatta kalma içgüdüsüne dönüşmesi ve bunun beraberinde getirdiği duyarsızlık teması öne çıkıyor.
Cingöz, bu sergide dikkatleri gökyüzüne çekerek, hem unutmanın sonuçlarını hatırlatmak hem de bireyin kendi gerçeğinde umudu arama yolculuğunu paylaşmak istiyor. Sergi, izleyiciyi zıtlıklar ve paralellikler arasında bir yolculuğa davet ederken, toplumsal hafızayı canlı tutma çabasını yansıtıyor.