Dünya Kadınlar Gününde, Mardinli Nasra Kadın (Şimmes)’in yıllara dayalı işleri KOLEKSİYON Galeri’de!
‘’Mardinli Nasra Kadının yüreğinden kumaşa dökülen duygular, öyküler, hayaller, 150 yılı aşan bir sanatın günümüze uzanışını sergiliyor. Mezopotamya’nın gizemli, büyülü öyküleri binlerce yıla dayalı insanın ilk yerleşim geçmişinden kadının, sanatın hikayesi ‘’
Adanmış Bir Yaşam: Nasra Şimmes KOLEKSİYON Galeri’de! 600 yıl boyunca Mardin’e kök salmış, sanatıyla kanatlanıp dünyayı dolaşmış Süryani bir aile... Ressam, heykeltraş bir baba… Ve evin küçük kızı: Nasra.
1924 doğumlu Nasra Şimmes, bir asrı devirmek üzere olan ömrünü, aileden miras aldığı basmacılık işine adamış bir sanatçı. Doğduğundan beri hiç terk etmediği Mezopotamya Ovası’na bakan taş ev, hem atölyesi hem yaşam alanı. İsveç, Amerika, Kanada, Mardin ve İstanbul’da yaşayan 5 çocuğu var Ama o, yalnızca aşığı olduğu Mardin’de nefes alabiliyor. Ona göre Mardin de, basma sanatı gibi medeniyetleri buluşturuyor; bu şehirde her renkten din, her ırktan dil var. Hiç okula gitmemiş Nasra Şimmes; ne Türkçe biliyor ne de okuma yazma… Ama sanatı, her dilde konuşuyor; herkese bir şey söylüyor.
Nasra Şimmes, babasından kalma ahşap kalıplar, 50 yıldır hiç değiştirmediği fırçalar ve kökboyalarla patiska bezlere motifler çizip boyuyor. İncil’den tasvirlerle süslü rengarenk soyut desenler, kilise perdesi, masa örtüsü, duvar süsü olarak bir Süryani geleneğini yaşatıyor. Büyük boydaki boyamalar için bazen aylarca kendini unutarak çalışıyor Nasra Şimmes. Mardin’den hiç ayrılmasa da, çizgileri Ortadoğu'da, Avrupa’da, Amerika'da birçok Süryani kilisesini süslüyor. Dünya sanat tarihinin en kadim, en bilinen, en çok çalışılmış sahnelerini, kendinden önceki hiçbir yoruma benzemeyen bir şekilde resmetmek mümkün mü?
Nasra Şimmes, bunu yapıyor. Meryem Ana, İsa, Son Yemek, azizler, melekler, Mardin’in güvercinleri... Nasra Şimmes’in fırçasında, figürler ürpertici bir sadelikle, Chagal’sı soyutlukta. Orada bir kadının doğurganlığı, üretkenliği, duyarlılığı var. Kompoziyonları kendi kadar doğal, sıcak, samimi. Göz kamaştıracak canlılıktaki renklerinde, yaşama sevinci ve heyecan; şaşırtıcı bir yalınlık ve beklenmedik bir etki var. Evrensel simgeler, yerel, otantik, özgün bir yorumla ve incelikli soyutlamalarla bambaşka bir çehreye bürünüyor. Onun fırçasından, Anadolu damlıyor. Beyaz patiskaların üzerinde, medeniyetler buluşuyor, kucaklaşıyor, kaynaşıyor, söyleşiyor... Nasra Şimmes’in işlerinde, Batı’nın mitolojik zenginliğiyle doğunun mistisizmi bir arada. Zorlamasız ve masumca. Zamanın diliyle bir tasarımcı, bir sanatçı, bir zanaatkar... Ama o adının önüne tek sıfat koyuyor: İşleyen Nasra Şimmes.
Koleksiyon, 40. Yıl buluşmalarının ikinci ayağında, sanatseverleri Nasra Şimmes’le tanışmaya davet ediyor. Şimmes’in dünyanın farklı coğrafyalarına dağılmış eserleri, ‘’Kadın ve Sanat‘’ temalı bu özel seçki için, Koleksiyon Galeri’de 6 Mart’tan itibaren bir ay süre ile sergilenecek.