Şerif Kino Resim Sergisi

Tarihler: 17 Nisan 2004 Cumartesi ~ 30 Nisan 2004 Cuma

Yer: Temore Sanat Galerisi

Adres: Abide-i Hürriyet Cad. İskete Sok. No:4, Şişli İstanbul

Telefon: 0212 225 20 36

Paylaş:

Yorumlar:

istanbul.net.tr Nis 17, 2004 ~ Nis 30, 2004
KİM DON KİŞOT?
Şerif Kino Resminde Don Kişot Kimliği
Ümit Gezgin ( Sanat Eleştirmeni)

Kimdir gerçekten Don Kişot? 17. yüzyılda yaşamış küçük bir İspanyol kişizadesi mi; yoksa gerçekten çağının çarpık gerçekliğinin bilincine varmış bir yüce bilgi kişi, sanatçı mı?.. Miguel de Cervantes Saavedra (1547-1616 romanı Don Kişot, yazarın serüven dolu hayatından bir kesit olduğu kadar, aynı zamanda çağının verili değerleri ve haksızlığına karşı başkaldıran kahraman bir birey olarak da karşımıza çıkar. Sanşo Panza ise, Don Kişot`un yardımcısı olduğu kadar, kurulu düzene ve hedonist alışkanlıklara adapte olmuş günübirlik insan realitesidir. Ya Dulcinca?.. O bir idealdir, hedeftir, yozlaşmaya başlamış saf gerçekliğin formudur ve bir sevgilidir aynı zamanda..

Cervantes`ten önce de Don Kişotlar, Sanşo Panzalar ve Dulcinealar yaşadı, şimdi de yaşıyor. Ölümsüzleşen ve klasikleşen bu eser tarih boyunca sadece edebiyatçıların değil, ressamların, heykeltraşların da ilham kaynağı, yol göstericisi olmuştur, olmaya devam etmektedir. Bu tarihsel veriyi kendi zemininden alarak günümüze getiren ve onu estetik bir gerçeklik içinde özgün platforma taşıyan sanatçılardan biride ; günümüz çağdaş Türk resminin özgün öncülerinden Şerif Kino. Sanatçı Don Kişot`un söylence boyutunda kalan hikayelerinin ve hayat öyküsünün izini kendi estetiğinin özgün boyutlarında sürdürmesinin yanında, daha çok günümüz çağdaş versiyonunun ve açılımının peşine düşmekte; bir `ben varlık` olarak Don Kişot`un `çağdaş yel değirmenleri` ile olan olası mücadelesini resimsel anlatımının odağına yerleştirmektedir.
Bu yerleştirme ifadesi kendi resimsel kalıpları ve estetik açılımı boyutlarında olmaktadır Şerif Kino. Desen ve tuş tekniğini pastele açık bir netlik noktasında kuran sanatçı, merkeze aldığı kahramanımız postmodern Don Kişot`u türlü çağdaş mitlerin içinde savaşırken gösterme ve anlatma yöntemini estetiğinin temek dinamiği olarak kurgulamaktadır. Anlatım tarihten güncelliğe ve geleceğe taşınmakta ve çoğu zaman Don Kişot bir tarihsel kahraman boyutundan sıyrılarak sanatçının kendisiyle özdeşleştiği bir çağdaş söylen kişisine, giderek de sanatçının günümüz dünyasındaki kuşatılmışlığı içinde kendi öz varlığını arayan yenileşmeci, atılımcı, yol gösterici karakterine bürünmektedir. Bu yönüyle Don Kişot ve Don Kişot`luk; başkaldırı estetiği, öncülük ve yenilik olarak karşımıza çıkmakta; tarihsel kimlik ve geriplanı günümüzün kozmopolit egemenliği içinde, iğdiş edilmiş kimlik ve insanlık karşısında bir sanatçı başkaldırısı olarak önümüzde konuşlanmaktadır.

Karşımızda kendi yaratıcı varlığıyla özdeşleştirilmiş, sanatçı ben`inin açılımı boyutlarında bir Don Kişot durmaktadır artık. Tekniğinin her ifade ve anlatımı kuşatan sıcaklığı, tonların geçiş ve tuvale yayılan boyutu; öyküyü ve kişiyi imlediği kadar ve derinlemesine çok boyutlu bir hikaye dile getirdiği ölçüde bize aynı zamanda çağdaş bir mit olarak da yansımaktadır. `Bir Zamanlar Amerika`, `Yol Ayrımı`, `Kahve Falı`, `Çizgili Sandalyedeki Nü` vb. eserlerinde sanatçı günümüz dünyası içindeki olgulara yönelik eleştirel boyutu da olan bir serüveni sonsuz kılmak istediği bir estetik disiplin içine yerleştirir. Bu estetik disiplin özgün bir yeniden kurgu ve anlatımdır onun için. Her bir tuvali Don Kişot kimliğinde geçmişereveranslı olsa da, daha çok kendi kimliği bütünlüğünde günümüzün çağdaş değerlerini, olgu ve görüntülerini; kısacası gerçekliğini imler, işaretler ve onların içinde kendi realitesini arar.
Sıcak, soğuk geçişleri, espası değerlendirme mantığı ve tuş tekniğindeki ustalık onu çağdaşları arasında önemli bir yere yerleştirir. Özgün kurgu bizi yaşadığımız dünyanın gerçekte ne kadar absürd ve evet Don Kişot`un saldırdığı yer değirmenleri gibi saçma ve bağlamından kopmuş bir dizge olduğunu da anıştırır. Kino anlatımını dolaylı bir imin içinde sürdürür ve kompozisyonunu alabildiğine yayarak genişletir. Resim disiplini içinde yer alan figürler ve mekan kurgulamaları akademik bie disiplin noktasında kendi özgünlüğüne koşut bir naif de olabilen fantastik-realist anlatım boyutlarında dönüşümünü tamamlar.
Geçişli bir renk skalası, figürlerin ve mekanın değerlendirilme biçimi çoklu bir kompozisyon boyutlarında işler. Sanatçı merkeze yerleştirdiği kurgu kahramanla birlikte bize estetik bir açılım sağlamanın yanında; kendine özgü bir zamansal süreci de yaşatır: döngüsel bir zamandır resimlerin kendine özgü dünyasında yer alan zaman; geçmişi ve şimdiyi bir arada değerlendirir ve kuşatır; bu yönüyle de sanatçı zaman sarkacını geriye ve ileriye doğru Don Kişot kahramanını içselleştirerek ve yeniden çağdaş mitsel yapı içinde kurgulayarak çoğaltır. Sonuçta ortaya bizi etkileyen bir estetik yapı çıktığı kadar, tedirgin de edebilen ama bütün bu sarkacın dışında estetik özgünlüğe ve anlatıma karşı takdir de edeceğimiz bir model ortaya çıkar. Ve böylece Şeirf Kino`nun çağdaş Türk resmi içindeki konumunu belirginleştiren açılım kendisini daha net ortaya koyar.

17-30 Nisan 2004 tarihleri arasında Temore Sanat Galerisi`nde Kino`nun serüvenine katılmak mümkün.

istanbul.net.tr

Kare Kod (QR) Uygulaması

Sitemizde yer alan Mekan sahipleri ,etkinlik düzenleyenler, Kare (QR) kodunuzu oluşturun, bilgilerinizi mobil kullanıcılarla kolayca paylaşın. Oluşturduğunuz kare (QR) kodu yazıcınızdan basarak hemen kullanabilirsiniz.

Herhangi bir yorum yapılmadı ilk yorumlayan siz olun...
Yorumlar yaparak sesini duyur..!

İlginizi Çekebilir

Aile Eğlencesi Atölye Kurs Bale Çocuk Oyunları Devlet Tiyatroları Haberler Foto Galeri Video Galeri Daha Fazlasını Göster

SAYFAYI PAYLAŞIN

Facebook Twitter İnstagram Pinterest Mesaj Email
KAPAT

HAKKIMIZDA

Hakkımızda iletisim Yasal Uyarı Reklam Android Apple
KAPAT