Amsterdam merkezli Corridor Project Space ile NOKS Bağımsız Sanat Alanı beraber düzenledikleri “Seyahatin Geleceği: Sanat Eserinin Yolculuğu” sergisi ile sanat eserinin yolculuğuna dair hikayeleri biraraya getiriyor.
Gelecek ve yolculuk –en azından modern ütopyanın henüz canlı oduğu zamanlarda- ilerleme fikrinde birleşir. Bugün ise bu ilerleme fikrinin sancıları ve tökezlediği noktaları yaşıyor, tartışıyoruz. Tıpkı diğer alanlarda olduğu gibi sanat eserinin de yolculuğu pek de rahat değildir. Günümüz sanatçısının seyahat halinde oluşu, farklı coğrafyalarda üretmesi ve sergilemesi, sanat eserinin de sürekli bir seyahat halinde olmasını beraberinde getiriyor.
Seyahati ve sanat nesnesinin ulaşımını merkezine alan bu sergi, Noks Bağımsız Sanat Alanı ile Amsterdam merkezli Corridor Project Space işbirliği ile gerçekleştiriliyor ve Corridor Project Space'in 2017'de başlattığı Teotwawki* sergi serisinin son ayağını oluşturuyor. Dayanışmanın Geleceği, Neyin Geleceği?, Paranın Geleceği, Ekolojinin Geleceği, Arşivin Geleceği sergilerinden sonraki “Seyahatin Geleceği” sergisinin ikinci bölümünün ana konusunu sanat nesnesinin seyahatine ilişkin sanatçıların yaşadığı deneyimler ve ortaya çıkan hikayeler oluşturuyor.
Teotwawki: [ti.at.wak.i] “İngilizce "The End of the World as We Know It”. " "Bildiğimiz Dünyanın Sonu" cümlesinin kısaltılmış kullanımıdır. Ve günlük hayatın tamamen değişebileceği yeni ve beklenmedik bir durumun ortaya çıkması anlamına gelir. Medeniyetin, şehir hayatının, toplumun yazılı veya yazılım olmayan kuralları biranda değişebilir ve insanlar hayatta kalmak için yeni beceriler geliştirmek zorunda kalabilirler. Teotwawki sergileri de gelecek ile ilgili çeşitli başlıkları kullanarak öngörüler, tahminler ve kenanetler üzerine düşündürmeye çalışıyor.
"Seyahatin Geleceği: Sanat eserinin yolculuğu" sergisi süresince bir sanat taşımacılığı şirketine dönüşecek olan NOKS Bağımsız Sanat Alanında sanatçıların eser taşıma süreçlerine dair hikayelere yer verilirken, sanat eserinin dolaşımı ile ilgili imkan ve imkansızlıklar üzerine de konuşma ve tartışma fırsatları yaratılmış olacak.