“sfenks seni yiyip yutacak” / the sphinx will devour you
Yeşim Ağaoğlu, Özgül Arslan, Elif Çelebi, Alla Georgieva (Sofia), Gül Ilgaz, Cemile Kaptan, Amel Kennawy (Cairo), Nadezda Oleg Lyahova (Sofia), Fakhriyya Mammadova (Bakü), Neriman Polat, Tina La Porta (New York), Ani Setyan, Sermin Sherif /Gonca Sezer,
Kumi Yamashita (Tokio)
Küratör: Beral Madra
resim, fotograf, dijital baskı, video, yerleştirmeler
Türkiye’deki bugünkü “kadın manzarası” karmaşık, bulanık ve konumuna göre de ürkütücüdür. Onüç yaşındaki çocukların “kirlenmiş kadın” olarak damgalanıp öldürüldükleri, tinsel ve anlaksal olarak gelişmemiş, eğitilmemiş genç kızların TV ekranlarında sömürülüp söndürüldükleri, simsiyah çarşaflara bürünmüş “yüzsüz” ve “gövdesiz” kadınların köle/cariye olarak kullanıldıkları, aydın ve çalışan kadınların toplum, aile ve özel yaşam içindeki yerinin ve kimliğinin erkek egemen tartışmalar içinde yitirildiği bir ortamda yaşıyoruz. Bu ortamda kadınlar siyasette, ekonomide ve kültürde kendilerine öngörülen, biçilen ve izin verilen konumlarda yerlerini alıyorlar ve zaman zaman seslerini duyurup istediklerini elde edebiliyorlar. Kadınlar kendi aralarındaki rekabet alanlarını da beklendiği gibi, ama çoğu zaman yine erkek egemen söyleme hizmet ederek dolduruyorlar.
Serginin başlığı, bu koşullar içinde kadının kimliği ve durumu ile ilgili bir irdelemedir.
Sfenks, Oedipus Ödipus efsanesindeki trajik figürlerden birisidir. Ödipus Delphoi’de tanrı bilicisinden anasını ve babasını öldüreceğini öğrendikten sonra Korinthos’a bir daha dönmemeye karar verip Thebai’ye varır. Thebai kapısını bekleyen, yüzü ve gögüsleri kadın, gövdesi aslan olan canavar, sorduğu bilmeceleri bilmeyenleri parçalıyıp yemektedir. Sfenks şu soruyu sorar: Tek sesi olan, kimi zaman iki, kimi zaman üç, kimi zaman dört ayak üstünde yürüyen ve en çok ayağı olduğu zaman en güçsüz olan yaratık hangisidir? Oidipus “insan” diyerek doğru yanıtı verir ve Sfenks kendini durduğu yükseklikten uçuruma atarak ölür. Oidipus kıral Kreon’un vaad ettiği gibi Thebai kıralı olur.
Bu başlığı taşıyan sergi, 80 yıllık geçmişi olan modernist ve laik devrime karşın, içinde yaşadığımız dönemde toplumun "kadın manzarası"ndaki çarpıklığın, krizlerin, karmaşanın boyutlarını ne kadar gündeme ve ciddiye aldığının sorgulandıgı bir alan olmaya talip.
Beral Madra/Şubat 2004