İşten çıkarsın, kravat gevşer… Uff… Amma da yol vardır önünde eve kadar… Git git bitmez… Gitmezsin…
Elinde telefon, onu ara… Trafikte… Bunu ara…”Bugün geç çıkıcam ben yaa sorma…”. Şunu da ara bari, aman onu da çekemem şimdi…
Eee ?
Tabii ya !
Bi tur at İstiklalde. Bilinir bi kuvvet seni çeksin Parmakkapı sokağa, dal 14
numaradan içeri, çık birinci kata, aç kapıyı, at kendini içeri… Ohh…
Tatlı loş… Çam kokar hafiften... Derinlerden tatlı bi nihavent çalınır kulağına, durduramazsın tebessümünü… Aaa ! Buradalarmış ya hani o, Heybelide tanıştığın arkadaşlar. Rahatsız etme şimdi, ama yok abi ısrar ediliyo, ayıp olmasın şimdi otur biraz da bari kalkarsın sora inceden. Rakı ? Bira ? Muhabbet nasıl ? Hah, o zaman bi duble de sana versin İbo, mezelerden de bakarsın kafana göre. Şarkıya dalıp geçersin tatlı muhabbetin içinden, uzaktan bi gol sesi ?! Usta Maç mı var yaa ? Kimiin ? Son yirmi dakikası mı ? Sen en iyisi şu maçın sonunu seyret de öyle gel masaya, di mi ama ? Bi duble daha barda maça bakarken, barmenin mezesinden buyur, lütfen ama balıktan da al, vallahi taze aldık adadan, bu sabah…
Maçın sesi, hicaza döner içeride.. Birinin elinde gitar, birinde tef, birinde ud, herkesler şarkı söyleye dursun sen de oynat dudaklarını tatlı tatlı söylenen şarkının hatıralarında gezerken…
Yok daha neler ? Saate bak kaç olmuş. Keyfe diyecek yok aslında ama trafik de hafiflemiştir… Sallanmak lazım ufak ufak… Hadi iste müsadeyi masadan, meydanın ışıklarının arasından sarı dolmuşlara…
Poyraz vursun yüzüne, yakama sigaranı...
...
.....
Park Yeri Yok
Kredi Kartı: Visa-Master