Ayasofyanın hemen arkasındaki dar sokağın üzerinde yer alan pansiyonlar dizisinin ucunda, yokuşun başında bulunan bir olağanüstü mekân, altı adet masif taş sütunun taşıdığı, tuğladan, yüksek kubbeleriyle, bin beş yüz yıllık zaman önce, bir su sarnıcı olarak yapılmıştır. Son durumunda ise, (yani 1960’lar ve 70’lerde,) içindeki moloz yığınının üstünde, bir oto tamirhanesiydi!
Sokak üzerindeki evleri pansiyon haline getiren Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu, zamanla toprakla dolmuş olan bu sarnıcı da boşaltmış, onarmış ve bir “Roma Tavernası” haline getirmiştir.
Zemin 7 metre kazılarak, bugünkü düzeyine indirilmiştir. Altı adet büyük, masif ve tek parça taş sütunun, daha 3 metre derine indiği tespit edilmektedir. Tarihî hacim, olduğu gibi muhafaza edilmiştir. İlave edilen tek şey, antik üslûpta bir şöminedir.
Yazın en sıcak günlerinde, gündüzleri bir sarnıcın bütün serinliğini sürdüren mekân, akşam olunca titrek mum ışıkları ile yer-yer esrarlı ışıklarına kavuşur. Demir şamdanların solgun sarı ışıkları, çevrelerini tarihin bütün tonları ile boyar ve aydınlatır.
“Sarnıç Taverna”
Üç imparatorluğa başkentlik etmiş olan İstanbul’un üçbin yıllık tarihindeki büyük ve dramatik sentezin, bir tanığı,ve yeni bir belgesi:
“Osmanlı” evlerinin sonunda, bir “Roma” sarnıcında, “Cumhuriyet” dönemi eseri, bir lokanta!
Park Yeri Var
Kredi Kartı: Visa-Master