Genç ve yetenekli ressam Maria Roza’nın doğanın huzur verici yönüyle kaotik ve ilkel yanlarını aynı anda yansıtabilen resimlerinden oluşan “İlkel Diyaloglar” Sergisi, Istanbul Concept Gallery’de sanatseverlerle buluştu.

Sergi 11 Ocak 2025 tarihine kadar Beyoğlu Nur-u Ziya Sokak’taki Galeride gezilebilir.

Farklı varoluş düzlemleri arasındaki sembolik geçişleri keşfetmeye odaklanan sanatçı Maria Roza, izleyiciyi düşünsel ve içsel bir yolculuğa davet ediyor. İlkel Diyaloglar, çağdaş insanın, geçmiş ile günümüz arasında köprü kurarak, kendi sesini yeniden bulması için zamansız bir çağrı niteliği taşıyor.

İnsanın doğa ve hayvanlarla kurduğu etkileşimi, bilinçdışı unsurlarla sentezleyen eserlerinde sanatçı, insan ve hayvan, doğa ve kültür, geçmiş ve şimdi arasında köprü kurma çabasına dikkat çekiyor.Doğal ve içsel unsurların bu biçimsel birlikteliği ile varoluşun çok katmanlı yapısını ortaya koyuyor. Bu şekilde sanatçı, izleyiciyi bu derinlikleri keşfetmeye teşvik ederek, ilkel olanı, yalnızca geçmişin değil, geleceğin bilinmezliğiyle de ilişkilendiriyor. Dışarıdan yönlendirilemeyen bu diyaloglar, her bireyin içindeki farklı ve benzersiz seslerin adeta bir yankısı oluyor.

Diyalog yalnızca insanlar arasında gerçekleşen bir olgu mudur?
Sergideki eserler; “Varoluşçu felsefe ve ekolojik düşünce, diyalog kavramının sınırlarını insanın ötesine taşıyarak genişletmiştir. Öyleyse, bu türler arası ve doğayla kurulan ilişkiler diyalog olarak değerlendirilebilir mi? İnsan, doğa ve diğer hayvanlarla nasıl bir ilişki kurar ve bu ilişkilerin bilinç dışıyla nasıl bir bağlantısı vardır?” sorularına görsel cevaplar sunuyor.

Sanatçının, bu sergide yer alan eserleri ile ilgili yorumunu; “ İlkel Diyaloglar, insanın doğa ve hayvanlarla kurduğu kadim bağların ve birbirleriyle etkileşimlerinde, bilinç dışının rolünün görsel olarak incelendiği bir keşif sürecidir. Eserlerimde, bu bağları sembolik geçişlerle ifade ederek, iç dünya ile dış gerçeklik arasındaki sürekli etkileşimleri vurguluyorum. Bilinç ile bilinç dışını, insan ile doğa arasındaki ilişkileri, büyülü gerçekçilik ve sembolizm diliyle, sınırların bulanıklaştığı anlara odaklanan imgeler aracılığıyla anlatıyorum.”